Endişe Etmek İnsan Olmaktır: Ama Ne Kadarına İzin Vermeliyiz? — Çocuklar Üzerine Bir Bakış
Çocukların dünyası, biz yetişkinlerin çoğu zaman küçümsediği kadar “küçük” değildir. Onların yaşadığı endişeler, korkular ve kaygılar; bizim gözümüzde ne kadar basit görünürse görünsün, onların iç dünyasında büyük fırtınalar koparabilir.
Evet, endişe etmek insan olmaktır…
Ama çocukların henüz “insan” olmanın karmaşıklığını yeni yeni çözmeye başladığını unutmamak gerekir.
Peki onlara bu duyguyla nasıl başa çıkmayı öğretebiliriz?
Ne kadar endişelenmelerine “izin” vermeliyiz?
Çocuklar dünyayı anlamlandırmaya çalışırken pek çok belirsizlikle karşılaşırlar. “Annem beni okuldan alacak mı?”, “Arkadaşlarım beni sevecek mi?”, “Hata yaparsam ne olur?” gibi sorular onların zihninde sık sık döner. Bu sorular aslında oldukça doğaldır. Çocuk gelişimi açısından bir çocuğun zaman zaman kaygılanması beklenen bir durumdur.
Ancak önemli olan, bu duygunun çocuğun yaşamını nasıl etkilediğidir.
Çocukların biraz endişelenmesi, onların empati kurmalarını, sorumluluk duygularını geliştirmelerini ve güvenli davranmalarını sağlar. Örneğin bir çocuk sınavdan önce biraz kaygılanabilir, bu da onu ders çalışmaya motive eder. Ancak sürekli olarak “yeterince iyi değilim” düşüncesine kapıldığında, bu kaygı sağlıksız bir hale gelir.
Çocukların en büyük ihtiyacı anlaşılmak. Onların kaygılarını hemen “Abartma”, “Olmaz öyle şey”, “Korkma” gibi ifadelerle bastırmak yerine, duyduğumuzu ve anladığımızı hissettirmeliyiz:
“Bunun seni korkuttuğunu görebiliyorum. Anlatmak ister misin?”
“Böyle hissetmen çok normal. Ben de bazen böyle hissediyorum.”
Bu cümleler, çocuğun endişesini kabul ederken onu duygusuyla baş başa bırakmaz. Aynı zamanda güvenli bir bağ kurmamıza da yardımcı olur.
Endişe, çocuklukta da var olacak. Biz yetişkinler olarak bu duygunun tamamen yok edilmesi değil, sağlıklı bir şekilde yönetilmesi için rehberlik etmeliyiz. Çocuğun korkularını küçümsemek yerine onları ciddiye almak, onun kendini güvende hissetmesini sağlar.
Ve unutmamalı: Her korkunun içinde büyüme fırsatı vardır. Yeter ki çocuklar, bu yolculukta yanında anlayan bir el olduğunu bilsin.
Yorumlar
Yorum Gönder